I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
She can never keep a secret.
- O, asla sır saklayamaz.
The boy hid behind the door.
- Çocuk, kapının arkasına saklandı.
He hid his toys under the bed.
- O,oyucaklarını yatağın altına sakladı.
Tom was hiding behind the door.
- Tom kapının arkasında saklanıyordu.
Tom is hiding under the table.
- Tom masanın altında saklanıyor.
Tom made no attempt to hide the fact that he was in love with Mary.
- Tom Mary'ye âşık olduğu gerçeğini saklama girişiminde bulunmadı.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Sami stashed the marijuana in a motel room.
- Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.
Fadil stashed the weapons in the car.
- Fadıl silahları arabada sakladı.
You don't have to hide.
- Saklamak zorunda değilsin.
Tom doesn't have to hide his feelings from Mary.
- Tom hislerini Mary'den saklamak zorunda değildir.
I have to keep it a secret.
- Onu bir sır olarak saklamak zorundayım.
I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
I wanted to save this for a special occasion.
- Bunu özel bir durum içim saklamak istedim.
Is it really necessary to save these letters?
- Bu mektupları saklamak gerçekten gerekli mi?
Mrs. Thompson wants to conceal the fact that she is a millionaire.
- Bayan Thompson milyoner olduğu gerçeğini saklamak istiyor.
I have to keep it a secret.
- Onu bir sır olarak saklamak zorundayım.
We have to keep it a secret.
- Onu bir sır olarak saklamak zorundayız.
I'd like to put my belongings away.
- Özel eşyalarımı saklamak istiyorum.