sahte

Турецкий язык - Английский Язык

Определение sahte в Турецкий язык Английский Язык словарь

This is the best fake ID I've ever seen. - Bu şimdiye kadar gördüğüm en iyi sahte kimlik.

Our security cameras are fake. - Bizim güvenlik kameraları sahte.

(Hukuk) counterfeit

Tom bought a counterfeit watch. - Tom, sahte bir saat satın aldı.

Counterfeit DVDs from Asian countries have flooded the European market. - Asya ülkelerinden sahte DVD'ler Avrupa pazarına sızdı.

I contended against falsehood. - Sahteciliğe karşı savaştım.

Some people had to use false names to get work. - Bazı insanlar iş bulmak için sahte isimler kullanmak zorunda kaldı.

The document is neither genuine nor forged. - Belge ne gerçek ne de sahte.

Tom admitted he forged the check. - Tom sahte çek bozdurduğunu itiraf etti.

(Ticaret) non-genuine

(Sanat) inauthentic

(Argo) clayton's

(Kanun) fictious

feigned, pretended or affected

false, spurious, fake, phony, bogus; counterfeit; forged

He has a bad reputation of being dishonest. - Sahtekâr olma konusunda kötü bir üne sahiptir.

Bad money always comes back. - Sahte para her zaman geri gelir.

He sits at a table, surrounded by false friends and shameless women. - O, sahte arkadaşlar ve utanmaz kadınlarla çevrili bir masada oturuyor.

With all its sham, drudgery and broken dreams; it is still a beautiful world. - Tüm sahte, angarya ve kırık düşlerle; hala güzel bir dünya.

Tom is a total phony. - Tom tam bir sahtekar.

false, counterfeit, fake, pnoney, phony, spurious, mock; affected, deceitful, sham

{s} token

{s} pious

{s} feigned

{s} shoddy

{s} queer

{s} pretended

{s} simulated

sahte doktor

(Pisikoloji, Ruhbilim) false memory

sahte bilim

(Ticaret) kite

(Askeri) q ship

(Askeri) dummy group

sahte hedef

(Askeri) decoy

sahte ipucu

(Bilgisayar) bogus tip

sahte kimlik

sahte kürk

(Tekstil) fake fur

sahte kılık

sahte mevzi

(Askeri) dummy site

(Kanun) bad money

(Politika, Siyaset,Ticaret) false money

sahte stereo

(Askeri) pseudo stereo

sahte tavır

sahte tesis

(Askeri) dummy installation

sahte ürün

(Ticaret) counterfeit product

sahte belgesel

(Televizyon) Mockumentary. A type of film or television show in which fictitious events are presented in documentary format

sahte ürün

Sahte dilenci

Sahte tanrı

sahte amatör

sahte banknot

sahte baskın

sahte belge

forged document

sahte belgeler

(Hukuk) false documents

sahte beyan

sahte beyan

sahte bilgi

sahte bir saygı göstermek

sahte bomba

sahte bomba

sahte bono düzenleme

sahte bunama

(Tıp) pseudodementia

sahte büküm

sahte cazibe

(Tekstil) fake pocket

sahte cephe

(Meteoroloji) pseudo front

sahte davranış

(İnşaat) false joint

sahte dil döken

sahte dilek

sahte dindar

sahte dindarlık

sahte doktor

sahte doktor

sahte doktorluk

sahte döviz

(Ticaret) counterfeit currency

sahte evrak

(Ticaret) false documents

sahte evrakı kullanmak

(Hukuk) trafficking in false documents

sahte füze

(Askeri) decoy missile

(Askeri) decoy ship

sahte gösteriş

sahte gözyaşları

crocodile tears

sahte gözyaşları

sahte gözyaşı

a telltale tear

sahte gülücük

artificial smile

sahte halka

(Denizbilim) false annulus

(Askeri) dummy letter

sahte hesap

simulated account

sahte iddia

sahte iddia

sahte iddia

false pretenses

(Kanun,Ticaret) forged signature

(Edebiyat) allonym

sahte isim kullanma

sahte jeton

sahte karar

(Ticaret) simulated judgement

sahte kimlik

sahte kimlik

(Hukuk) false identity

sahte lapis

(Madencilik) false lapis

(Hukuk) counterfeit goods

sahte mayın

(Askeri) dummy mine

sahte mayın

(Askeri) phony mine

sahte mesaj

(Askeri) dummy message

sahte mücevher

imitation jewelry

sahte nöbet

(Tıp) pseudoseizure

sahte olarak

sahte olarak

sahte olarak

sahte olarak

(Politika, Siyaset) faggot vote

counterfeit coin

sahte senet

(Ticaret) fictitious bill

sahte sikke

sahte statik

(Bilgisayar) pseudo-static

sahte talep

(Askeri) fraudulent claim

sahte tavır

sahte tavır

sahte tavır

sahte tavır takınmak

sahte tavırlı

sahte temenni

sahte terapi

(Tıp) bogus therapy

sahte tesis

sahte teşhis

pseudodiagnosticity

sahte varaka

(Kanun) false document

sahte yakınlık

sahte çaba

sahte çatı

(İnşaat) false roof

counter currency

counterfeit money

bu para sahte

This is a fake bill

bu sahte kopya

It's a fake copy

değerli gibi görünen sahte şey

havadan atılan geliştirilmiş taktik sahte hedef

(Askeri) improved tactical air-launched decoy

muhabere arayüz işlemcisi sahte hattı

(Askeri) communications interface processor pseudo line

taktik havadan atılan sahte hedef

(Askeri) tactical air-launched decoy

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение sahte в Турецкий язык Турецкий язык словарь: (Osmanlı Dönemi) f. Düzme, yapmacık, yalandan, taklit; (Osmanlı Dönemi) Kalp, karışık; İçten olmayan, yapmacık; Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece: "Köylü kadınlar boyunlarında sıra sıra sahte altınlar... taşırlardı."- Y. K. Beyatlı. İçten olmayan, yapmacık: "Öteki çocuklar sahte bir sessizlikle sahte bir hamaratlık gösterisi içinde birer disiplin modeli olmuşlardı."- Ç. Altan; Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece; aldanguç; kalp
Sahte para: kalp

sahte

Расстановка переносов

sah·te

Произношение

Общие Словосочетания

Resimler

Google Resimler

История

sahte

Избранное

iOS

Android

Windows

Блог

О нас

Контакты

© 1999-2025 Sesli Sözlük™

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Cümle ve Videolar ile zenginleştirilmiş içerik. Etimoloji, Eş ve Zıt anlamlar, kelime okunuşları ve günün kelimesi. Yazım Türkçeleştirici ile hatalı Türkçe metinleri düzeltme. iOS, Android ve Windows mobil platformlarda online ve offline sözlük programları. Sesli Sözlük garantisinde Profesyonel çeviri hizmetleri. İngilizce kelime haznenizi arttıracak kelime oyunları. Ayarlar bölümünü kullarak çevirisini görmek istediğiniz sözlükleri seçme ve aynı zamanda sözlüklerin gösterim sırasını ayarlama imkanı. Kelimelerin seslendirilişini otomatik dinlemek için ayarlardan isteğiniz aksanı seçebilirsiniz.