Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.
- My father told me not to read a book in my bed.
Bana bir CD aldığını söyledi.
- She told me that she had bought a CD.
Tom'a daha önce bunu yapmak zorunda olduğu söylenmişti.
- Tom has already been told he has to do that.
Tom'a Mary'yi yalnız bırakacağı zaten söylenmişti.
- Tom has already been told to leave Mary alone.