Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?
- Would it be ethical to sacrifice one person to save many?
Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Onlar yasaklanmış domuzu kurban etti, ve onu yemeyi reddeden herkesi öldürdüler.
- They sacrificed forbidden swine, and put to death all who refused to eat.
Sizin kurban boşuna değildi.
- Your sacrifice was not in vain.
Her ikimiz de fedakârlıklar yaptık.
- We've both made sacrifices.
Yaşlı insanlar, zorunda kalırlarsa torunları için fedakârlıkta bulunmaya hazırdırlar.
- The elderly people are ready to sacrifice for their grandchildren, if they have to.
Tanrılara bir boğa kurban etmeliyiz.
- We must sacrifice a bull to the gods.
Sami sevdiği karısını açgözlülüğün sunağında kurban etti.
- Sami sacrificed his loving wife on the altar of greed.
Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?
- Would it be ethical to sacrifice one person to save many?
O senin için her şeyi feda etti.
- He sacrificed everything for you.
Tom senin için her şeyi feda etmeye hazır.
- Tom was willing to sacrifice everything for you.
He has endured sacrifices for the United States that most of us cannot begin to imagine.
- He has endured sacrifices for America that most of us cannot begin to imagine.
I am very grateful for all the sacrifices my parents made for my sake.
- I'm very grateful for all the sacrifices my parents made for my sake.