sabahlar

listen to the pronunciation of sabahlar
Турецкий язык - Английский Язык

Определение sabahlar в Турецкий язык Английский Язык словарь

sabah
morning

Mother always gets up early in the morning. - Anne her zaman sabahları erken kalkar.

I take a walk every morning. - Her sabah yürüyüşe çıkarım.

Sabahlar hayrolsun!
Good morning!
sabah
mornings

I find it hard to get up early on cold mornings. - Soğuk sabahlarda erken kalkmayı zor bulurum.

Do you skip breakfast in the mornings? - Sabahları kahvaltıyı atlar mısın?

sabah
a/m
sabah
ante meridiem
sabah
morn

I take a walk every morning. - Her sabah yürüyüşe çıkarım.

She goes running every morning. - O her sabah koşmaya gider.

sabah
forenoon
sabah
to morning
iyi sabahlar
good morrow
sabah
morrow
sabah
morning; in the morning
sabah
in the morning

I am in the habit of taking a shower in the morning. - Sabah duş almaya alışkınım.

Tom called me yesterday at nine in the morning. - Tom beni dün sabah saat dokuzda aradı.

sabah
a.m

The market opens at 9:00 a.m. - Market sabah dokuzda açılır.

Breakfast is served from 7:30 a.m. to 11:00 a.m. - Kahvaltı sabah 07:00-11:00 arası servis edilir.

sabah
matutinal
sabah
sunrise

Did you see the sunrise this morning? - Bu sabah gün doğumunu gördün mü?

The sunrise is beautiful this morning. - Bu sabah gündoğumu güzel.

sabah
cockcrow
sabah
dawn

Tom got up just before dawn this morning. - Tom bu sabah şafaktan önce kalktı.

It gets extremely cold toward dawn. - Sabaha doğru oldukça soğuk olur.

sabah
antemeridiem
Английский Язык - Английский Язык

Определение sabahlar в Английский Язык Английский Язык словарь

Sabah
A state in eastern Malaysia located at the Northern part of the Borneo island with the main city Kota Kinabalu as its capital
Sabah
one of the states that form the country of Malaysia. Sabah is on the island of Borneo. Yakub ibn Ishaq al Sabah al Kindi Sabah dynasty Al Sabah Sabah family
Sabah
State in eastern Malaysia which has Kota Kinabalu as its capital
sabah
a region of Malaysia in northeastern Borneo
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение sabahlar в Турецкий язык Турецкий язык словарь

sabah
Gündüzün, günün başlangıcı: "Havanın üşütecek kadar serinlemiş olmasına göre sabah yakın."- R. N. Güntekin
sabah
Güneşin doğduğu andan öğleye kadar geçen zaman, sabahleyin, sabah vakti
SABAH
(Osmanlı Dönemi) Gün doğmasına yakın vakitten, öğle vaktine kadar olan zaman
Sabah
(Osmanlı Dönemi) BÜTEYRA
Sabah
(Osmanlı Dönemi) FETİK
Sabah
(Osmanlı Dönemi) KERAN
sabah
Sabah namazı
sabah
Gündüzün, günün başlangıcı
sabah
Sabah ezanı
sabah
istanbul'da 1876-22 yılları arasında yayımlanan, Papadopulos Efendinin çıkardığı günlük gazete
sabahlar
Избранное