Some fluid is leaking into our office.
- Bir miktar sıvı ofisimize sızıyor.
Instead of ink there was some kind of strange fluid in the bottle.
- Şişede mürekkep yerine bir tür garip bir sıvı vardı.
For the first month after the accident she could only drink liquids through a straw.
- Kazadan sonra ilk bir ay sadece bir çubuk vasıtasıyla sıvı şeyler içebildi.
Matter can exist as a solid, liquid, or gas.
- Madde katı, sıvı veya gaz olarak bulunabilir.
Water is liquid. When it freezes, it becomes solid.
- Su sıvıdır. Donduğu zaman, katılaşır.
Water and oil are both liquids.
- Su ve yağ her ikisi sıvıdır.