The tea is still warm.
It seemed I was too excited for sleep, too warm, too young.
Have you ever been up in a hot air balloon?
- Hiç sıcak hava balonunda bulundunuz mu?
Have you ever ridden in a hot air balloon?
- Sen hiç sıcak hava balonuna bindin mi?
We're in the second week of an unrelenting heat wave.
- Biz amansız bir sıcak hava dalgasının ikinci haftasındayız.
Tom lost his appetite due to the heat wave.
- Tom sıcak hava dalgası nedeniyle iştahını kaybetti.