süzülmemiş

listen to the pronunciation of süzülmemiş
Турецкий язык - Английский Язык
unstrained
(Tıp) uninfiltrated
süz
(Bilgisayar) filter for
süz
{f} filter

Mary uses a paper filter to strain coffee. - Mary kahveyi süzmek için kağıt filtre kullanır.

I'm not filtering your tea. - Ben senin çayını süzüyorum.

süz
filter out
süz
filtrate
süzülmemiş
Избранное