Mary helped her mother decorate the Christmas tree.
- Mary Noel ağacını süslemek için annesine yardım etti.
Tom told Mary that she put up her Christmas decorations too early.
- Tom, Mary'e onun Noel süslemelerini çok erken koyduğunu söyledi.
The party decorations were colorful.
- Parti süslemeleri renkliydi.
The room is richly ornamented.
- Oda zengin bir şekilde süslenmiş.
Some of the students decorated the classroom with Christmas ornaments.
- Öğrencilerden bazıları sınıfı yılbaşı süsleri ile süsledi.
I like to decorate my room with flowers.
- Odamı çiçeklerle süslemeyi seviyorum.
I love to decorate with balloons.
- Balonlarla süslemeyi severim.
They adorned the room with flowers.
- Onlar odayı çiçeklerle süslemişler.
I told her the truth. I just added a few embellishments.
- Ona gerçeği söyledim. Sadece birkaç süslemeler ekledim.
I don't embroider their handkerchiefs.
- Onların mendillerini süslemiyorum.
Borscht is often garnished with dill and sour cream.
- Pancar çorbası genellikle dereotu ve ekşi krema ile süslenir.
They adorned the room with flowers.
- Onlar odayı çiçeklerle süslemişler.
I told her the truth. I just added a few embellishments.
- Ona gerçeği söyledim. Sadece birkaç süslemeler ekledim.
I like to decorate my room with flowers.
- Odamı çiçeklerle süslemeyi seviyorum.