sövme

listen to the pronunciation of sövme
Турецкий язык - Английский Язык
insult
curse
vituperation
sövmek
{f} revile
sövmek
swear
sövmek
damn
sövmek
{f} curse
sövmek
{f} slam
sövmek
blank
söv
{f} rail

Union members railed against proposals to cut weekend penalty rates. - Birlik üyeleri, hafta sonu ceza oranlarını azaltmak için tekliflere sövüp saydılar.

söv
{f} railing
hakaret ve sövme
(Kanun) defamation and cursing
sövmek
to curse, to swear
sövmek
vituperate
sövmek
call names
sövmek
rail
sövmek
to curse, swear (at). sövüp saymak to swear a blue streak (at)
sövmek
clapperclaw
Турецкий язык - Турецкий язык
Sövmek işi, sövgü, küfretme
Bir kimsenin namus, onur ve kişiliğine yapılan her türlü saldırı
Sövmek
küfür etmek
Sövmek
(Osmanlı Dönemi) TAKYİZ
Sövmek
(Osmanlı Dönemi) ADYE
Sövmek
küfretmek
sövmek
Onur kırıcı, çoğu basmakalıp kaba sözler söylemek, küfretmek: "Daha dört yaşındayken en azılı köy erkekleri gibi sövermiş."- H. E. Adıvar
sövmek
Onur kırıcı, çoğu basmakalıp kaba sözler söylemek, küfretmek
sövme
Избранное