Her yaz kırsala giderim.
- Every summer I go to the countryside.
Tom ve Mary kırlarda uzun bir yürüyüş yaptılar.
- Tom and Mary took a long walk through the countryside.
Kırsal bölge şehirden daha sessizdir.
- The countryside is quieter than the city.
Kırsal bölgede çok ağaç var.
- There are lots of trees in the countryside.
Savaş sırasında, onlar kırsal kesimde yaşadılar.
- During the war, they lived in the countryside.
Birçok ağaç kırsal kesimde yetişir.
- A lot of trees grow in the countryside.