rugal

listen to the pronunciation of rugal
Английский Язык - Турецкий язык
(Tıp) Kıvrımlar gösteren, kırışık
folded
{s} katlanmış

Tom gömlek cebinden bir parça katlanmış kağıt çıkardı. - Tom took a folded piece of paper out of his shirt pocket.

Tom cebinden bir parça katlanmış kağıt çıkardı. - Tom took a folded piece of paper out of his pocket.

folded
katlı

Yaşlı adam kolları katlı oturuyordu. - The old man was sitting with his arms folded.

Kollarım katlı durdum. - I stood with my arms folded.

folded
kırılmış
folded
katlanmış (katlı)
folded
kırma
folded
{f} katla

Kolunu katlamış oturuyordu. - He was sitting with his arms folded.

Tom giysilerini katladı ve onları valizine koydu. - Tom folded his clothes and put them in his suitcase.

folded
kıvrk
folded
{s} kıvrık
Английский Язык - Английский Язык
folded