Kendinizi ödüllendirmeyi deneyin ve ödül için başkalarına güvenmeyi denemeyin.
- Try rewarding yourself and not relying on others for reward.
Onu çok ödüllendirici buldum.
- I found that very rewarding.
Kendinizi ödüllendirmeyi deneyin ve ödül için başkalarına güvenmeyi denemeyin.
- Try rewarding yourself and not relying on others for reward.
Yaşamımın en değerli deneyimlerinden biriydi.
- It was one of the most rewarding experiences of my life.
Onu çok faydalı buldum.
- I found that very rewarding.
O çok faydalı bir deneyimdi.
- It was a very rewarding experience.
İyi kotarılmış bir şeyin mükâfatı onu yapmış olmaktır.
- The reward of a thing well done is to have done it.
Fazilet onun kendi mükafatıdır.
- Virtue is its own reward.
Mükâfatlandırılacaksınız.
- You will be rewarded.
İyi kotarılmış bir şeyin mükâfatı onu yapmış olmaktır.
- The reward of a thing well done is to have done it.
Nic hiçbir şekilde ödülden memnun değil.
- Nick is by no means satisfied with the reward.
Çabanız uzun vadede ödüllendirilecektir.
- Your effort will be rewarded in the long run.
Kendinizi ödüllendirmeyi deneyin ve ödül için başkalarına güvenmeyi denemeyin.
- Try rewarding yourself and not relying on others for reward.
Cömertçe ödüllendirileceksin.
- You will be rewarded handsomely.
Tom'un çabaları ödüllendirildi.
- Tom's efforts were rewarded.
Is this the reward I get for telling the truth: to be put in jail?.
And there syr Marhaus dyd so nobly that he was renomed, & had somtyme doune fourty knyghtes, and soo the serklet of gold was rewarded hym.
For catching the thief, you'll get a nice reward.
Why are you rewarding the child for misbehaving?.
The rewards for bringing in badly wanted criminals are printed on 'dead or alive' posters.
Decorations are meant to reward the most meritous acts and services.
... of their institution to rewarding talent? ...
... We don't want to be rewarding folks who are gaming the system ...