Günaha karşı direnmek gerçekten çok zor.
- It's hard to resist temptation.
O direnmekten vazgeçti ve kendini kaderine teslim etti.
- He stopped resisting, and resigned himself to his fate.
Tom'un boynunu sıkma dürtüsüne karşı koymak zordu.
- It was hard to resist the impulse to wring Tom's neck.
Bazen kahkahayla gülme dürtüsüne karşı koymak zordur.
- Sometimes it's hard to resist the impulse to burst out laughing.
Tom gülümsemeye direndi.
- Tom resisted smiling.
Tom Mary'nin ne kadar aptal olduğunu söyleme dürtüsüne direndi.
- Tom resisted the impulse to tell Mary what an idiot she had been.
Bu türler, doğal seleksiyonun bir sonucu olarak hastalığa karşı direnç geliştirmiştir.
- This species has evolved resistance to the disease as a result of natural selection.
Direnç hissediyor muydun?
- Were you feeling resistance?
Güçlü direnme bekliyoruz.
- We expect heavy resistance.
Adam direnmeden teslim oldu.
- The man surrendered without resistance.
Direniş hareketi yeraltına indi.
- The resistance movement has gone underground.
Columbus Günü, Hint Direniş Günü olarak hatırlanmalıdır.
- Columbus Day should be remembered as the Day of Indian Resistance.
Karşı koyma olacak mı?
- Will there be resistance?
Bazıları için terörist olanlar diğerleri için karşı koymadır.
- Those who are terrorists for some, are resistance for others.
Direniş hareketi yeraltına indi.
- The resistance movement has gone underground.
Columbus Günü, Hint Direniş Günü olarak hatırlanmalıdır.
- Columbus Day should be remembered as the Day of Indian Resistance.
... the nation's times to city walls were used to resist attacks today the prevent ...