remote in time

listen to the pronunciation of remote in time
Английский Язык - Турецкий язык

Определение remote in time в Английский Язык Турецкий язык словарь

far
{s} uzak

Hikaye Neuilly -on-the -Seine'da sahnelenmiştir, Paris'ten çok uzak olmayan bir Fransız kasabası. - The story is set in Neuilly-on-the-Seine, a French town not far from Paris.

Bir şey alamayacak kadar çok uzak. - To take something too far.

far
{s} öbür
far
alıs
far
çok

Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı. - Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.

Bir şey alamayacak kadar çok uzak. - To take something too far.

far
uzağa

Fred benden nefret ettiğini söyleyecek kadar uzağa gitti. - Fred went so far as to say that he had hated me.

Biz dinlenmeden daha uzağa gidemeyiz. - We cannot go any farther without a rest.

far
ötedeki
far
bir hayli
far
daha uzaktaki
far
pek çok
far
öte

Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı. - Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.

Onlar üç mil öteye yürüdü. - They walked three miles farther.

far
{s} mesafe katetmiş
far
Allah esirgesin
far
ilerlemiş
far
uzakta

Tom karısı Mary ile birlikte Boston'dan çok uzakta olmayan bir çiftlikte yaşıyor. - Tom lives on a farm with his wife, Mary, not too far from Boston.

İstasyona ne kadar uzakta? - How far is it to the station?

far
(sıfat) uzak, ırak, öbür, öteki, mesafe katetmiş
far
-den uzak; uzağa; uzakta: He's never journeyed far from Istanbul. İstanbul'dan uzağa hiç seyahat etmedi. They didn't go far. Uzağa
far
{s} ırak

Gözden ırak olan, gönülden ırak olur. - Far from eye far from heart.

far
Far East Uzak Doğu
Английский Язык - Английский Язык
far
remote in time

    Расстановка переносов

    re·mote in time

    Турецкое произношение

    rimōt în taym

    Произношение

    /rēˈmōt ən ˈtīm/ /riːˈmoʊt ɪn ˈtaɪm/
Избранное