religious term expressing belief in an eternal self

listen to the pronunciation of religious term expressing belief in an eternal self
Английский Язык - Турецкий язык

Определение religious term expressing belief in an eternal self в Английский Язык Турецкий язык словарь

soul
{i} ruh

Lanet olası bir ruh yoktu. - There was not a bloody soul.

Ölüm iki şeyden biridir.O ya ölümlülüktür, ve ölüler herhangi bir şeyin bilincinde değildir; ya da bize söylenildiği gibi, gerçekten bir değişikliktir: ruhun bu yerden ötekine göç etmesidir. - Death is one of two things. Either it is annihilation, and the dead have no consciousness of anything; or, as we are told, it is really a change: a migration of the soul from this place to another.

soul
ta kendisi
soul
can

O canı gönülden yaptı. - He put all his heart and soul into it.

soul
kişi

Urallara tırmanmak istiyorsan sen cesur bir kişisin. - You're a brave soul if you want to climb the Urals.

Tom çok cesur bir kişidir. - Tom is a very brave soul.

soul
temel direk
soul
zencilere ait
soul
soul
soul
canlılık
soul
simge
soul
kişi/ruh
soul
soul food Güneyli zencilere özgü yemek
soul
{i} timsal
soul
{i} gerçek duygu, içtenlik
soul
{i} (bir şeyin) ta kendisi: He's the
soul
hissiyat
soul
zenci müziğinin uyandırdığı heyecan veya his
soul
{i} kimse

Görünürde kimse yoktu. - There wasn't a soul in sight.

Biz yardım etmek zorunda olduğumuz fakir kimseye ulaştık. - We reached the poor soul we had to help.

soul
{i} öz

Bireysel özgürlük, demokrasinin ruhudur. - Individual freedom is the soul of democracy.

Английский Язык - Английский Язык
soul
religious term expressing belief in an eternal self

    Расстановка переносов

    re·li·gious term expressing be·lief in an e·ter·nal self

    Турецкое произношение

    rilîcıs tırm îkspresîng bîlif în ın itırnıl self

    Произношение

    /rēˈləʤəs ˈtərm əkˈspresəɴɢ bəˈlēf ən ən ēˈtərnəl ˈself/ /riːˈlɪʤəs ˈtɜrm ɪkˈsprɛsɪŋ bɪˈliːf ɪn ən iːˈtɜrnəl ˈsɛlf/
Избранное