Bu büyük bir rahatlama.
- That's a huge relief.
Aspirin baş ağrısı için hızlı bir rahatlama sağlayabilir.
- Aspirin can provide quick relief for a headache.
Bu böyle bir ferahlık.
- This is such a relief.
Dan'ın paraya ihtiyacı vardı ve babasından ekonomik destek istedi.
- Dan needed money and sought financial relief from his father.
Alerjini hafifletmek istiyorsan, bunu dene.
- If you want allergy relief, try this.
Sellerden etkilenenlere yardım gönderildi.
- Relief has been sent to the flood sufferers.
Yardım malzemeleri felaket bölgesine hızla ulaştırılmıştır.
- Relief supplies were raced to the disaster area.