He is sure to set a new record in the triple jump.
- O, üçlü atlamada yeni bir rekor kıracağından emin.
Tom currently holds the school record for the 100 yard dash.
- Tom şu anda 100 yarda hızlı koşmada okul rekorunu elinde tutuyor.
The Danube's water level has reached a record high.
- Tuna'nın su seviyesi rekor yüksekliğe ulaştı.
French unemployment is at a record high.
- Fransız işsizliği bir rekor yükseklikte.