Tom sonuçlara bakılmaksızın onu yapacağını söylüyor.
- Tom says he'll do that regardless of the consequences.
Yaşına bakılmaksızın herkes alınacaktır.
- Every person will be admitted regardless of his or her age.
Maraton organizatörleri, hava şartları gözetilmeksizin, organizasyonun devam edeceğini söyledi.
- The organisers of the marathon said that the event would go ahead, regardless of the weather conditions.
Benim talimatlarımı dikkate almadan geldi.
- He came regardless of my instructions.
O, yarasını dikkate almadan dövüşüyordu.
- He was fighting regardless of his wound.
Maliyeti ne olursa olsun istediğini alır.
- She buys what she wants regardless of the cost.
Tom hava durumu ne olursa olsun gitmek niyetinde.
- Tom intends to go regardless of the weather.
Kötü havaya aldırmadan dışarı çıkmaya karar verdim.
- Regardless of the bad weather, I decided to go out.
Pervasız kız tehlikeyi aldırmadan ağaca tırmandı.
- The reckless girl climbed the tree regardless of danger.
He smoked cigars regardless of the consequences.
Tatiana knew the cauliflower was purple, but she ate it regardless.
Tatiana ate the cauliflower regardless of its colour.
... innovator and build beautiful products, regardless of the ...
... Regardless of device Android or iOS, phone or tablet, you ...