Sami her zaman her durumda haklı olmak istiyor.
- Sami always wants to be right in all situations.
Herkes haklı olmak ister.
- Everyone wants to be right.
Hemen dışarıda olacağım.
- I'll be right outside.
İçeceklerle hemen döneceğim.
- I'll be right back with refreshments.
You may be right about that.
- Da magst du recht haben.
You may be right. But it doesn't matter.
- Du könntest recht haben. Aber es spielt keine Rolle.