Sen bir orman bekçisiydin, değil mi?
- You used to be a forest ranger, didn't you?
Tom her zaman bir orman bekçisi olmak istemeyi düşündü.
- Tom always thought he'd like to become a forest ranger.
Yalnız korucu atına bindi ve gün batımına doğru sürdü.
- The Lone Ranger got on his horse and rode off into the sunset.
Tom bir park korucusudur.
- Tom is a park ranger.
... on the 65th anniversary D-day along with some others but all Rangers he walked me ...