I once rivaled him for the championship.
- Bir zamanlar şampiyonluk için ona rakiptim.
It was difficult for King John to keep control over all of his rivals.
- Kral John için, rakiplerinin tümünü kontrol altında tutmak çok zordu.
Tom is a very tough competitor.
- Tom çok sert bir rakip.
My friend recommended that I shouldn't buy an iPad yet, but to wait until I see what Apple's competitors come out with.
- Arkadaşım henüz bir iPad almamam gerektiğini fakat Apple'ın rakiplerinin ne konuşacaklarını görünceye kadar beklememi tavsiye etti.
At the party, one of his political opponents humiliated him in the presence of many guests.
- Partide,onun politik rakiplerinden biri onu birçok misafirin önünde küçük düşürdü.
He is generous to his opponents.
- O, rakiplerine göre cömerttir.
Despite being the antagonist in the movie, I liked her character.
- Filmde rakip olmamıza rağmen, onun karakterini sevdim.
We didn't mean to disparage our contenders.
- Rakiplerimizi kötülemek istemedik.
Tom's competitors know that.
- Tom'un rakipleri onu biliyor.
My friend recommended that I shouldn't buy an iPad yet, but to wait until I see what Apple's competitors come out with.
- Arkadaşım henüz bir iPad almamam gerektiğini fakat Apple'ın rakiplerinin ne konuşacaklarını görünceye kadar beklememi tavsiye etti.
He always takes advantage of the mistakes made by his rivals.
- O her zaman rakipleri tarafından yapılan hatalardan yararlanır.
King John put to death all of his rivals.
- Kral John tüm rakiplerini idam etti.