Sana sözünü hatırlatmak zorundayım.
- I have to remind you of your promise.
Bana geçmiş günlerimi hatırlatmaksızın bu kitabı hiç okumadım.
- I never read this book without being reminded of my old days.
Kızın ismi bana mutlu okul günlerimi anımsatıyor.
- The girl's name reminds me of my happy school days.
Bu şarkı her zaman benim çocukluğumu anımsatıyor.
- That song always reminds me of my childhood.