İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen.
- Please make an appointment to come in and discuss this further.
Durumu görüşmek istiyorsanız, lütfen bize bildirin.
- If you want to discuss the situation, please let us know.
Tom'un sorunlarını tartışmak istemiyorum.
- I don't want to discuss Tom's problems.
Onu burada tartışmak istemiyorum.
- I prefer not to discuss it here.
Patronumla kişisel konuları konuşmaktan imtina ederim.
- I avoid discussing personal subjects with my boss.
Seninle fiyat hakkında konuşmak istiyorum.
- I would like to discuss about the price with you.
Bu sorun tartışılmaya değer.
- This problem is worth discussing.
Ben tartışmaya katıldım.
- I participated in the discussion.