Tom'un farklı bir perspektifi var.
- Tom has a different perspective.
Neden senin perspektifin çok değişti?
- Why has your perspective changed so much?
Bakış açısını kaybettin.
- You've lost perspective.
Onun siyasi bakış açısını onaylıyorum.
- I share his political perspective.
Yeni bir bakış açısı elde etmelisin.
- You need to get a new perspective.
Bakış açısını kaybettin.
- You've lost perspective.