I used to listen to English programs.
- İngilizce programlar dinlerdim.
I like news programs on TV.
- Televizyonda haber programlarını severim.
What's your favorite programming language?
- En sevdiğiniz programlama dili hangisidir?
I've started Android programming.
- Android programlamaya başladım.
He is forgetful sometimes so never forget to remind him about the schedules.
- O bazen unutkan olduğu için ona programları hatırlatmayı unutma.
Tom and Mary take every opportunity to find time in their busy schedules to spend time together.
- Tom ve Mary birlikte vakit geçirmek için kendi yoğun programları içinde zaman bulmak için her fırsatı değerlendirirler.
In many countries it is normal for all television programmes to have subtitles.
- Birçok ülkede tüm televizyon programlarının altyazılarının olması normaldir.
She programmed her computer.
- O, bilgisayarını programladı.