prettiness, handsomeness

listen to the pronunciation of prettiness, handsomeness
Английский Язык - Турецкий язык

Определение prettiness, handsomeness в Английский Язык Турецкий язык словарь

beauty
{i} güzel kadın

Bayan Smith ünlü bir güzel kadındı. - Mrs. Smith was a famous beauty.

beauty
{i} güzel kız
beauty
{i} güzeller güzeli
beauty
çok iyi kişi
beauty
beauty spot yüzdeki ben
beauty
beauty parlor güzellik enstitüsü
beauty
{i} nadide parça
beauty
{i} güzel

O araba gerçek bir güzelliktir. - That car is a real beauty.

Bir güzellik salonunda hoş ve mutlu bir zaman geçirmeye ne dersin? - How about spending an elegant and blissful time at a beauty salon?

beauty
{i} güzel şey
beauty
nefaset
beauty
{i} güzel yan
beauty
güzel manzaralı yer
beauty
güzel bir kimse
beauty
beauty sleep güzellik uykusu
beauty
güzel şey/kişi
beauty
çok iyi kişi/şey
beauty
{i} güzellik

O düzenli bir güzellik. - She is a regular beauty.

O gerçek bir güzellik. - She is a real beauty.

beauty
çok iyi şey
Английский Язык - Английский Язык
{i} beauty
prettiness, handsomeness
Избранное