present participle of cope

listen to the pronunciation of present participle of cope
Английский Язык - Турецкий язык

Определение present participle of cope в Английский Язык Турецкий язык словарь

coping
(Diş Hekimliği) koping
coping
duvar semeri
coping
harpuşta
coping
duvar tepeliği
coping
duvar tepeliği veya üstlüğü
coping
başa çık

Tom oğlunun intihar etmesi gerçeğiyle başa çıkmada sorun yaşıyor. - Tom is having trouble coping with the fact that his son committed suicide.

Tom yüksek yaşam maliyeti ile başa çıkmakta sorun yaşıyor. - Tom is having trouble coping with the high cost of living.

coping
coping saw oyma testere
coping
koruyucu taş
coping
(isim) duvar tepeliği
Английский Язык - Английский Язык
coping
present participle of cope
Избранное