Listeyi hazırlamak için zamana ihtiyacımız var.
- We need time to prepare the list.
Hazırlamak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
Test için hazırlanmak zorundayım.
- I have to prepare for the test.
Onun adamlarını savaşa hazırlanmak için zamanı vardı.
- He had time to prepare his men for battle.
Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
- The cook prepares different dishes every day.
Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı.
- He prepared his speech very carefully.
Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
Onun için hazırlık yapmak zorundayız.
- We have to prepare for that.
Bunu yapmak için hazır değilim.
- I'm not prepared to do this.
Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
We prepared the spacecraft for takeoff.
... so many great things in disaster preparedness. ...