Onların verdiği akşam yemeği kötü pişirilmişti.
- The dinner they served was badly cooked.
Biftek mükemmel pişirilmişti.
- The steak was cooked to perfection.
Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.
- Mother has not cooked dinner yet.
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
- The two boys cooked their meal between them.