possessing charm and attractive

listen to the pronunciation of possessing charm and attractive
Английский Язык - Турецкий язык
sahip çekici ve cazibeli
beautiful
{s} güzel

Ben senden daha güzelim. - I am more beautiful than you.

İsviçre, çok güzel bir ülkedir ve ziyaret edilmeye değerdir. - Switzerland is a very beautiful country and well worth visiting.

beautiful
{s} nefis
beautiful
zarif

O güzel ve ayrıca çok zarif. - She is beautiful, and what is more, very graceful.

Buz pateni zarif ve güzel olabilir. - Ice skating can be graceful and beautiful.

beautiful
gökçe
beautiful
{s} hoş

Bir dağ sırtı eteğinde güzel bir şehirde yaşamak çok hoştur. - It's very pleasant to live in a beautiful city at the foot of a mountain ridge.

O en güzel çiçekten hoşlanır. - He likes the most beautiful flower.

beautiful
beautifully güzel bir şekilde
beautiful
ahım şahım
beautiful
keleş
beautiful
gül gibi
beautiful
{s} (çok) güzel
beautiful
akça pakça
beautiful
{s} biçimli
beautiful
harika

Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu. - The beautiful color of the sky soon faded away.

Bu tırtıl harika bir kelebeğe dönüşecek. - This catterpillar will turn into a beautiful butterfly.

beautiful
çok iyi
beautiful
{s} tatlı

Bu çiçek tatlı kokuyor. - This flower smells beautiful.

O güzel değildi ama onun büyük, nazik kahverengi gözleri ve tatlı bir gülümsemesi vardı. - She wasn't beautiful, but she had big, kind brown eyes and a sweet smile.

beautiful
ahu gibi
Английский Язык - Английский Язык
beautiful
possessing charm and attractive

    Расстановка переносов

    possessing charm and at·trac·tive

    Турецкое произношение

    pızesîng çärm ınd ıträktîv

    Произношение

    /pəˈzesəɴɢ ˈʧärm ənd əˈtraktəv/ /pəˈzɛsɪŋ ˈʧɑːrm ənd əˈtræktɪv/
Избранное