I'm looking for a school where I can paint portraits.
- Portreleri çizebileceğim bir okul arıyorum.
He was an artist who earned a living by painting royal portraits.
- O, kraliyet portrelerini yaparak geçimini sağlayan bir sanatçıydı.
This is a portrait of my late father.
- Bu, rahmetli babamın bir portresi.
A friend of mine commissioned a well-known artist to paint a portrait of his wife.
- Arkadaşlarımdan biri iyi-tanınmış bir sanatçıyı onun karısının portresini yapması için görevlendirdi.