He had decided on a new policy.
- O, yeni bir politika izlemeye karar verdi.
America once favored a policy of isolationism.
- Amerika bir zamanlar soyutlanma politikasını tercih etti.
My son took an early interest in politics.
- Oğlum politikaya erken ilgi duydu.
We would often sit up all night discussing politics.
- Biz çoğunlukla politika tartışarak bütün gece otururduk.
Pacifism is an untenable ideology.
- Barışçı politika savunulamaz bir ideolojidir.