plural of part

listen to the pronunciation of plural of part
Английский Язык - Турецкий язык

Определение plural of part в Английский Язык Турецкий язык словарь

parts
{i} bölge

Bu çiçek Hokkaido'nun farklı bölgelerinde bulunur. - This flower is found in different parts of Hokkaido.

Tom bu bölgelerdeki en büyük çiftliğin sahibidir. - Tom is the owner of the largest ranch in these parts.

parts
(Askeri) PARÇALAR: Bir malzeme kaleminin başlıca unsurları, aksamı veya tali komple parçaları. Parçalar; yıpranmış, hasara uğramış, kaybolmuş veya tahrip edilmiş unsurları değiştirmek suretiyle malzemeyi sağlam bir duruma getirmek için yedekte bulundurulurlar
parts
{i} parçalar

Bir bütün parçalardan oluşur. - A whole is made up of parts.

Bu fabrika, otomobil parçaları üretmektedir. - This factory manufactures automobile parts.

parts
{i} yetenek
parts
{i} semt

Bir hırsızlar çetesi bu semtte çalışır. - A gang of thieves works these parts.

parts
(Bilgisayar) parça

Bu fabrika, otomobil parçaları üretmektedir. - This factory manufactures automobile parts.

Tom pastayı üç eşit parçaya böldü. - Tom divided the pie into three equal parts.

Английский Язык - Английский Язык
parts
plural of part

    Расстановка переносов

    plu·ral of part

    Турецкое произношение

    plûrıl ıv pärt

    Произношение

    /ˈplo͝orəl əv ˈpärt/ /ˈplʊrəl əv ˈpɑːrt/
Избранное