They went to the beach.
- Onlar plaja gittiler.
We spent the entire day on the beach.
- Bütün günü plajda geçirdik.
Tom likes being on the beach mostly because it gives him an opportunity to practice making sand stoats.
- Tom ona kum gelincikler yapmayı pratik yapmaya bir fırsat verdiği için çoğunlukla plajda olmayı seviyor.
The sand on the beach was white.
- Plajdaki kum beyazdı.