She spent all afternoon cooking.
- O, bütün öğleden sonrayı yemek pişirerek geçirdi.
Tom spent all afternoon cooking.
- Tom bütün öğleden sonrayı yemek pişirerek geçirdi.
Tom and Mary spent all morning baking cupcakes.
- Tom ve Mary tüm sabahı kekler pişirerek geçirdi.
Tom and Mary spent the afternoon baking pumpkin pies.
- Tom ve Mary öğleden sonrayı bal kabaklı turta pişirerek geçirdiler.
Mother is busy cooking the dinner.
- Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
Could you cook a skewer for me, please?
- Bana bir şiş pişirir misin, lütfen?
My mother is busy cooking dinner.
- Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
She is quite ignorant of cooking.
- O, yemek pişirmede oldukça bilgisizdir.
Tom told Mary that the cake she baked tasted good.
- Tom Mary'ye pişirdiği kekin tadının iyi olduğunu söyledi.
I took a cooking class last spring and learned to bake bread.
- Ben geçen baharda bir aşçılık dersi aldım ve ekmek pişirmeyi öğrendim.
The two boys cooked their meal between them.
- İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
Mother has not cooked dinner yet.
- Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.