Beni sürekli rahatsız etme, ben meşgulüm.
- Stop pestering me, I'm busy.
O sorularla onu rahatsız etti.
- He pestered her with questions.
Beni sürekli rahatsız etme, ben meşgulüm.
- Stop pestering me, I'm busy.
By swaying the Welsh he could at the same time deflect the pesterings he suffered from in England about the 1886 policy.