permission, liberty

listen to the pronunciation of permission, liberty
Английский Язык - Турецкий язык

Определение permission, liberty в Английский Язык Турецкий язык словарь

licence
{i} lisans

Tom lisansını askıya aldırdı. - Tom has had his licence suspended.

Ben geçici bir lisans aldım. - I've got a provisional licence.

licence
(Kanun) ruhsatiye
licence
yasal izin
licence
ruhsat

Ben geçici bir ruhsat aldım. - I've got a provisional licence.

licence
yetki vermek
licence
{f} lisans ver
licence
{i} evlenme cüzdanı
licence
{f} izin vermek
licence
izin, lisans
licence
(fiil) izin vermek, ruhsat vermek, yetki vermek
licence
i., İng., bak. license
licence
{i} özgürlüğün kötüye kullanılması
licence
ruhsat ver
licence
serbestlik/ruhsat
licence
ruhsat,v.lisans ver: n.lisans
licence
{i} ehliyet

Bir araba ehliyeti 18 yaşından itibaren alınabilir. - A car licence can be held from age 18.

O yirmi sekiz yaşına kadar ehliyet almadı. - He didn't get a driving licence until he was twenty-eight.

licence
{i} aşırı serbestlik
Английский Язык - Английский Язык
{n} licence
{n} license
permission, liberty
Избранное