paylaşın

listen to the pronunciation of paylaşın
Турецкий язык - Английский Язык
Share
paylaş
{f} shared

Personal life of Larry Ewing was shared in a website. - Bir web sayfasında, Larry Ewing'in özel hayatı paylaşıldı.

She shared her piece of cake with me. - O, kek parçasını benimle paylaştı.

paylaş
divvy up
paylaş
{f} sharing

What happened to the girl you were sharing the bedroom with? - Yatak odanı paylaştığın kıza ne oldu?

I'm sharing my flat with my brother. - Apartman dairemi erkek kardeşimle paylaşıyorum.

paylaş
{f} share

Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me. - Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.

The children shared a pizza after school. - Çocuklar okuldan sonra bir pizzayı paylaştılar.

paylaşın
Избранное