paylaşılma

listen to the pronunciation of paylaşılma
Турецкий язык - Английский Язык

Определение paylaşılma в Турецкий язык Английский Язык словарь

paylaş
{f} shared

Personal life of Larry Ewing was shared in a website. - Bir web sayfasında, Larry Ewing'in özel hayatı paylaşıldı.

She shared her piece of cake with me. - O, kek parçasını benimle paylaştı.

paylaş
divvy up
paylaş
{f} sharing

Nakido is a file sharing platform. - Nakido bir dosya paylaşım platformudur.

We're sharing your work. - Biz işini paylaşıyoruz.

paylaş
{f} share

Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me. - Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.

I share the room with my sister. - Odayı kız kardeşimle paylaşıyorum.

paylaşılmak
split up
Турецкий язык - Турецкий язык
Paylaşılmak işi
paylaşılmak
Paylaşma işi yapılmak
paylaşılma
Избранное