Sigaranı söndür. Burada sigara içmeye izin verilmez.
- Put out your cigarette. Smoking's not permitted here.
Burada oturanların bu alandan geçmelerine izin verilmedi.
- It was not permitted that the inhabitants trespass in the area.
Tom bunu yapmak için izinli.
- Tom is permitted to do that.