Hararetli bir tartışmamız vardı.
- We had a heated discussion.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
- After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
John odaya girdiğinde Tom ve Marry ateşli bir tartışmanın ortasındaydı.
- Tom and Mary were in the middle of a heated argument when John walked into the room.
Tom'un Mary ile ateşli bir tartışması vardı.
- Tom had a heated argument with Mary.
Elektrikli ütüler elektrikle ısıtılır.
- Electric irons are heated by electricity.
Akşam yemeği için soğuk çorbayı ısıttı.
- She heated up the cold soup for supper.