Parties can be a lot of fun.
- Partiler çok eğlenceli olabilir.
The Johnsons are very sociable people, who enjoy hosting parties often.
- Johnsonlar çok sosyal insanlardır, onlar partilere sık sık ev sahipliği yapmaktan hoşlanırlar.
We were not invited to the party.
- Partiye davet edilmedik.
She dressed up for the party.
- O, parti için giyindi.
Tom is having a birthday bash this weekend.
- Tom bu haftasonu bir doğum günü partisi veriyor.
The Socialist Party only got 18% of the votes.
- Sosyalist Parti oyların sadece% 18'ini aldı.
I think the socialist party will win.
- Bence sosyalist parti kazanacak.
I'm having a little get-together tomorrow at my place. Would you like to come?
- Yarın benim yerimde küçük bir parti veriyorum. Gelmek ister misin?
She dressed up for the party.
- O, parti için giyindi.
He appeared at the party late.
- O, partiye geç geldi.
The ruling party is running a smear campaign against the opposition.
- İktidar partisi muhalefete karşı bir karalama kampanyası yürütüyor.
We'll run into her at the party.
- Partide onunla karşılaşacağız.
We did a lot of singing and dancing at the party.
- Partide bir sürü şarkı söyledik ve dans ettik.
I had a lot of fun at the party.
- Partide çok eğlendim.
We played a lot of games at the party.
- Partide pek çok oyun oynadık.
Let's get together and have a party.
- Toplanalım ve bir parti verelim.
We met some time ago a man that would just do for you, if you were not already engaged to Jonathan. He is an excellent parti, being handsome, well off, and of good birth.