Katılanlar hakkında heyecanlıyım.
- I'm excited about participating.
O onu projeye katılmaktan vazgeçirmeye çalıştı.
- She tried to dissuade him from participating in the project.
Bacağı onun tenis turnuvasına katılmasını engelleyecek.
- His leg will prevent him from participating in a tennis tournament.
Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.
- They want to participate in the Olympic Games.
O, yarışmaya katılmak istiyor.
- He wants to participate in the contest.
Çok sayıda ülke Olimpiyat Oyunlarına katıldı.
- A lot of countries participated in the Olympic Games.
Hükümet programa katılan firmalara faizsiz kredi sağlayacak.
- The government will provide interest-free loans to firms that participate in the program.
Ortak olmak istiyordum.
- I wanted to participate.
Make the Earth ... turn round its own axis in twenty four hours, and towards the same point with all the other Spheres; and without participating this same motion to any other Planet or Star.
... So let's thank them for participating. ...
... So thank you all for participating in this. ...