Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır.
- Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.
Anne pastayı üç parçaya böldü.
- Mother divided the cake into three parts.
Teklifin diğer kısımlarını tartıştılar.
- They debated other parts of the proposal.
Onun bazı kısımları üzerinde anlaşamadı.
- They could not agree on some parts of it.
Onların tarafında bir hataydı.
- It was a mistake on their part.
Parti Mac tarafından organize edildi.
- The party was organized by Mac.
Üzgünüm. Ben bunun için kısmen sorumluyum.
- I'm sorry. I'm partly responsible for it.
Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
- Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır.
- Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.
Yarın akşam bir partimiz var.
- We have a party tomorrow evening.
Topluma yardımcı olmak için görevimi yapmaya çalışıyorum.
- I try to do my part to help the community.
Tom zaten görevini yaptı.
- Tom has already done his part.
Yandaki ev biraz gürültülü. Onların parti yapıp yapmadıklarını merak ediyorum.
- The house next door is a bit loud. I wonder if they're throwing a party.
Japonca öğrenmenin zor yanı nedir?
- What is the hard part of learning Japanese?
Tom parti için üç yüz dolarlık bütçe ayırdı.
- Tom budgeted three hundred dollars for the party.
Bu cihazlar özellikle yüksek kaliteli işçilikle ayırt edilir.
- These devices are distinguished by particularly high-quality workmanship.
O, evinden ayrılmak zorunda kaldı.
- He had to part with his house.
Niçin ayrılmak istediğine dair fikrim yok.
- I have no idea why you want to part with that.
We cannot make a plodding and sensible community—a Holland or a Pennsylvania—out of a national personality which, whether by harsh circumstance or native tendency, is now part genius, part fanatic, and part hard-headed materialist.”.