Ebeveynlerimin de bir çiftliği var.
- My parents also have a farm.
Parkta birçok genç çift bulunuyordu.
- There were a lot of young couples in the park.
Rus parlamentosunun alt kanadı olan Dumanın bir oturumunda ortalama sekiz kanun kabul edilir.
- During one session of the Duma, the lower house of the Russian parliament, an average of eight laws are adopted.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
- Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
Ebeveynlerimle temas kurdum.
- I contacted my parents.
Yeterli param olduğunda Paris'e gideceğim.
- I'll go to Paris when I have enough money.
Kısmen yeterli bilgiyi alamadığından dolayı Harper'in açıklaması eksik kalıyor.
- Partly because he could not receive enough information, Harper's description remains imperfect.
Tom normal ötesi olaylara inanıyor.
- Tom believes in paranormal phenomena.
Tom, çoğu insanı başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom successfully convinced many people that he possessed paranormal powers.
Nehir ana caddeye paralel akar.
- The river runs parallel to the main street.
Yol nehre paraleldir.
- The road parallels the river.
He will need to par every hole in order to win this game.
He needs to make this shot for par.
It took a long time to finish, but that's par for the course on a project like this.
His work isn't up to par. Is he not well?.