Are you going to buy that auto?
- O otomobili satın alacak mısınız?
This factory manufactures automobile parts.
- Bu fabrika, otomobil parçaları üretmektedir.
Automobiles are made in factories.
- Otomobiller fabrikalarda yapılır.
Falling interest rates have stimulated the automobile market.
- Düşen faiz oranları otomobil pazarını canlandırdı.
Automobiles replaced carriages.
- Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı.
He has a Japanese car.
- O, bir Japon otomobiline sahiptir.
I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
- Ben onun bir otomobil kazasında kötü yaralandığını duyunca çok şaşırdım.
I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
- Ben onun bir otomobil kazasında kötü yaralandığını duyunca çok şaşırdım.
Electric cars are becoming more and more popular.
- Elektrikli otomobiller gittikçe daha popüler hale gelmektedir.
The German Flocken Elektrowagen, invented in 1888, is considered to be the world's first electric car.
- 1888 yılında icat edilen, Alman Flocken Elektrowagen, dünyanın ilk elektrikli otomobili olarak kabul edilmektedir.