This is an automatic door.
- Bu otomatik bir kapıdır.
Wisdom does not automatically come with age.
- Bilim yaş ile otomatik olarak gelmez.
Wisdom does not automatically come with age.
- Bilim yaş ile otomatik olarak gelmez.
The door opened automatically.
- Kapı otomatik olarak açıldı.
The computer system shuts down automatically at 8pm.
- Bilgisayar sistemi saat sekizde otomatik olarak kapanır.
German restaurants do not automatically serve water.
- Alman restoranları otomatik olarak su hizmeti vermezler.
Auto-destruct sequence was set.
- Otomatik imha sırası kuruldu.
I don't like to use Google's auto-translation, but I do use it for comparison.
- Google'ın otomatik çevirisini kullanmaktan hoşlanmıyorum ama karşılaştırma için onu kullanıyorum.