However long you try to hide it, the lies will come out anyway.
- Ne kadar saklamaya çalışırsan çalış, yalanlar her zaman ortaya çıkar.
The truth will come out.
- Gerçek ortaya çıkacak.
Some unexpected difficulties have arisen.
- Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.
This question has often arisen.
- Bu soru sık sık ortaya çıktı.
Then arose the question of where we were to get the necessary machinery.
- Sonra gerekli makineyi nereden alacağımız sorunu ortaya çıktı.
Confusion arose from the accident.
- Kaza yüzünden karışıklık ortaya çıktı.
The problem has arisen simply because you didn't follow my instructions.
- Problem sadece benim talimatlarımı izlememenizden ortaya çıktı.
Bribes are something that arises in conjunction with power organizations.
- Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.