one who reports

listen to the pronunciation of one who reports
Английский Язык - Турецкий язык

Определение one who reports в Английский Язык Турецкий язык словарь

reporter
{i} muhabir

Acemi bir muhabir olarak görevini iyi yapıyorsun. - You are doing well for a cub reporter.

Karısı onu muhabirlerden sakladı. - His wife screened him from reporters.

reporter
röportajcı
reporter
mazbata muharriri
reporter
raportör
reporter
gazete muhabiri

Birçok gazete muhabiri duruşmaya katıldı. - Many newspaper reporters attended the trial.

İyi bir gazete muhabiri herhangi bir kaynaktan öğrendiklerinden, hatta küçük kuş ona öyle söyledi türü kaynaktan bile yararlanır. - A good newspaper reporter takes advantage of what he learns from any source, even the little bird told him so type of source.

reporter
i., gazet., radyo, TV muhabir
reporter
{i} haberci

Dan başarılı bir haberci oldu. - Dan became a successful reporter.

reporter
{i} muhbir
reporter
{i} bilgi veren kimse
Английский Язык - Английский Язык
reporter
one who reports

    Турецкое произношение

    hwʌn hu ripôrts

    Произношение

    /ˈhwən ˈho͞o rēˈpôrts/ /ˈhwʌn ˈhuː riːˈpɔːrts/
Избранное